Türk-İş Kayseri İl Temsilcisi ve Koop-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İdris Güven, enflasyon rakamlarına bağlı olarak asgari ücretin şu anki koşullarda yeterli olmadığını belirterek, “Enflasyonun yükselmesi, işçinin sebebiyet verdiği bir durum değil. Çünkü işçi ülkeyi yöneten bir kesim değil, üreten bir kesim. Enflasyonun düşmesi için de hükümetin, yetkililerin ilgili kurumlar elinden geleni yapması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de milyonlarca asgari ücretli gözünü zamma çevirmiş durumda. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın katıldığı bir televizyon programında asgari ücrete ilişkin bir çalışma olmadığını belirtmesinin ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise bugün yaptığı açıklamada asgari ücret zammı için aralık ayını işaret etti. Türk-İş Kayseri İl Temsilcisi ve Koop-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İdris Güven, asgari ücret zammına ilişkin değerlendirmede bulunarak, mevcut şartlar altında 17 bin 2 TL’nin yeterli olmadığını ve düzenleme yapılması gerektiğini vurguladı.
Güven, açlık sınırının asgari ücretin üzerinde seyrettiğine dikkat çekerek; “Ülkemizde asgari ücretle çalışan bütün emekçi kardeşlerime sabırlar diliyorum. Bugün bir kişinin aylık giderlerine baktığım zaman açlık sınırı aşağı yukarı 19 bin lira civarında. Asgari ücret 17 bin 2 lira. Şu anda açlık sınırı asgari ücretin üzerinde. 4 kişilik bir ailenin Yoksulluk sınırı ise 62 bin lira civarında bir rakama tekabül ediyor. Bu şartlarda 17 bin 2 lira olan asgari ücreti görüşmenin, konuşmanın bir mantığı da kalmıyor. Dün bir televizyon programında, Sayın Hamza Dağ, bir açıklama yaptı asgari ücretliye ara zaman verilmeyecek diye. Sebebi de, enflasyonun düşürülmesi olarak gösterildi. Ancak enflasyonun yükselmesi, işçinin sebebiyet verdiği bir durum değil. Çünkü işçi ülkeyi yöneten bir kesim değil, üreten bir kesim. Enflasyonun düşmesi için de hükümetin, yetkililerin ilgili kurumlar elinden geleni yapması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Güven’in açıklamaları şöyle;
“İşçi maaşlarının zamlanması, memurların, emeklilerin, çalışanların, çiftçilerin bunların ücretlerinin artırılmasıyla enflasyon düşeceği konusunda hemfikir değilim. Onu özellikle söylemek istiyorum. Zaten ülkemizde kıt kanaat geçinmek diye bir deyim vardır. Bizim ülkemiz yıllardır insanların kıt kanaat geçindiği bir ülke haline geldi. İnşallah bundan sonra hükümet tarafından ekonomik tedbirler alınıp, enflasyon düşürülüp, insanların alım gücü arttırıldığı zaman daha fazla refah payı olur, daha fazla verim alınır diye düşünüyorum. Şimdi Ocak ayında 1 Ocak 2024’te asgari ücret 17 bin 2 lira olarak belirlendi. Aşağı yukarı 6 ay geçti. Temmuz ayı enflasyonun açıklanmasını bekliyoruz. Temmuz’un ilk 2 ya da 3’ünde. 6 aylık yüzde 25’e yakın bir enflasyon kaybımız var. Bunu asgari ücretle oranladığımız zaman 17 bin 2 liranın yüzde 25’i hak kaybına sebebiyet vermiş. Şu anda asgari ücretin görünen tarafı 12 bin lira. Maddi tarafı da 17 bin lira. Asgari ücretli aldığı paranın 4’te 1’ini kaybetmiş. İlk 6 ayda. Ve bu asgari ücret 31 Aralık 2024’e kadar 17 bin 2 olarak devam edecek. Biz de Türk-İş olarak hükümete özetle Sayın Genel Başkanımız Ergün Atalay defalarca söyledi. Asgari ücret artırılsın, refah payı verilsin, memur, işçi, emekli maaşlarında düzenleme yapılsın, bunların alım gücü artırılsın diye defalarca söyledi. İnşallah karşı taraf, karşı taraf demeyeyim de hükümetimiz, ilgili çalışmaları yapıp Temmuz ayında beklenen bir artışın yapılmasını talep ediyoruz. En azından bu yüzde 25 hak kaybı var, bakın. Bu açık. Çok açık. Bu kaybın asgari ücretlilerinde diğer çalışanlardan geri ödenmesini talep ediyoruz. İnşallah öyle bir gelişme olur. Onu bekliyoruz.”
“Düşünsenize 17 bin lira 12 bin liraya düşmüş. Ve geçen seneki alım gücümüz zaten yok. Geçen sene asgari ücret 11 bin 400 liraydı. Büyük bir ihtimalle Temmuz’dan sonra, Ağustos’tan sonra 11 bin 400’ün altına da inecek bu asgari ücret. Gözüken o çünkü. Enflasyon gitgide artıyor. Son 1 yıllık enflasyon yüzde 75’in üzerinde, bakın son 1 yıllık enflasyon yüzde 75’in üzerinde bu TÜİK verilerinden bahsediyorum. İnsanların hissettiği enflasyon bu değil. Asla bu değil. Yani yüzde 120’lere yakın bir enflasyon var ülkemizde. Kim ne derse desin. Hepimiz televizyonu izliyoruz, siz haber yapıyorsunuz, siz de basın emekçisisiniz. Her gün akaryakıta zam geleceğinden bahsediliyor. Temmuz ayında ek vergilerin geleceğinden bahsediliyor. Şimdi bu ek vergilerin gelmesi çalışana büyük bir külfettir. Biz bir de onları düşünüyoruz. Yani şu anda Temmuz ayında ek vergilerin gelmesiyle birlikte hem çalışan hem memuru, emeklisi, işçisi hiç fark etmiyor. Hepsi bu vergilerin altında ezilecekler. Bırakın asgari ücretliyi. Asgari ücretli zaten şu anda ezilmenin eşiğinde iyice eziliyor, iyice yıpranıyor. Şimdi 17 bin lira maaşla bir insanı çalıştıramazsınız, kusura bakmayın. Yani ekmek alıp evine normal bir hayat sürse inan ev geçinemez. Bu şartla da geçinemez.”