KAYSERİ (BGC) – Aracıyla sıkıştırdığı otomobilin kaza yapması sonucu aynı aileden 7 kişinin ölümüne neden olduğu iddiasıyla kırmızı bültenle aranan ve 3 yıl sonra Gürcistan’dan Artvin’e gelerek teslim olan Adnan Özdemir’e (49), verilen 12 yıl hapis cezası kararına ailenin avukatı Seyit Halil Yüzgeç itiraz etti.
25 Mart 2018 tarihinde Kocasinan ilçesi Nalçik Bulvarı’nda meydana gelen olayda Malatya’dan Kayseri yönüne giden Mehmet Üzüm yönetimindeki 38 E 4730 plakalı otomobil, Adnan Özdemir yönetimindeki 38 KY 432 plakalı otomobilin sıkıştırması sonucu karşı yönden gelen ve Malatya’ya cenaze götüren 41 BD 308 plakalı ambulansla çarpıştı. Kazada, otomobil sürücüsü Mehmet (36) ile yanındaki eşi Zehra (29), çocukları Safiye Nur (6), Hamza (8), kardeşleri Mustafa (29) ve Soner (27) ile Kader Üzüm (20) yaşamını yitirmişti. Kazanın ardından Gürcistan’a kaçan Adnan Özdemir hakkında ‘taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İNTERPOL kararıyla Kırmızı bültenle aranan Özdemir, 30 Nisan 2021’de Gürcistan’dan Artvin’e gelerek, 3 yıl sonra polise teslim olmuştu.
Özdemir, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu. Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanık Adnan Özdemir, tutuklu bulunduğu Artvin’den Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılmıştı. Geçen hafta karar duruşmasında mahkeme heyeti, sanık Özdemir’i, ‘taksirle ölüme ya da yaralanmaya sebep olma’ suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Heyet, sanığın ehliyetine 2 yıl 6 ay süreyle el konulmasına hükmetti. Karar sonrası kazada ailesini kaybeden Üzüm ailesinin yakınları ise karara tepki göstermişti.
ÜZÜM AİLESİNİN AVUKATI KARARA İTİRAZ EDECEK
Trafik kazasında yakınlarını kaybeden Üzüm ailesinin avukatı Seyit Halil Yüzgeç, dosyayı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesine itiraz dilekçesini verdiklerini açıkladı. Yüzgeç adliye önünde yaptığı açıklamada, “25 Mart 2018 tarihinde meydana gelen acı olayda 7 müvekkilim vefat etmişti. Bu trafik kazasında kazaya sebebiyet veren Adnan Özdemir, olay yerini terk etmiş, arabasını da oturduğu binanın altında yer alan garaj kısmına saklayarak Gürcistan’a kaçmıştır. Yapılan yargılama sürecinde Türkiye’de belki de ilk kez trafik kazasında İNTERPOL kararı çıkartılmış. Arama kararı sonrasında Gürcüstan’da yakalanmış ve Türkiye’ye teslim edilmiştir. Olaylar neticesinde yapılan yargılama neticesinde bu tip bir uygulama türü olmuştur. Ancak son gelmiş olduğumuz olay itibariyle mahkeme heyeti tarafından ‘Bilinçsiz taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme suçundan sanık hakkında 12 Yıl Hapis cezasına hükmedildi. 2.5 yıl da ehliyetine el konulmuştur. Karar bizim bildiğimiz hukuk ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Vicdanları tatmin etmemektedir. Zira bilinçli taksir dediğimiz yani Türk Ceza Kanunu’nda açıkça ifade edilen. Sanığın neticeyi bilmesi, öngörebilmesi ama kişisel yeteneklerine güvenerek böyle bir olayın gerçekleşmeyeceğini düşünmesi sebebiyle bu olay meydana gelmiştir. Biz sanığın olayı alkol yada uyuşturucu etkisi altında gerçekleştirdiğini düşünüyoruz. Kaçmasının sebebinin bu olduğunu düşünüyoruz. Sanık hızlı biçimde müvekkilimin aracını yan yola atmak suretiyle 7 kişinin canına kıymıştır. Küçücük bir çocuk ailesiz kalmış, bir anne tüm evlatlarını kaybetmiştir. Biz vefat edenlerin yakını Safiye Nine’ye hala kararı söyleyemedik. Hukuk mücadelemize devam ediyoruz” diye konuştu.
“GEREKİRSE İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE KADAR GİDECEĞİZ”
Avukat Seyit Halil Yüzgeç açıklamasının devamında, “Hukukun gerçekten tecelli etmesi için canların bu kadar ucuz olmadığının tüm dünya ve Türkiye tarafından bilinmesi için, kukukun işlediğinin ve işlerliğinin yeniden anlaşılması için bugün dilekçemizi verdik. İnşallah bilinçli taksir nedeniyle gerçekleşen bu olayda canların bu kadar ucuz olmadığını ispat edeceğimiz. Net bir durum ortaya çıkacaktır. İnşallah adalet geç de olsa tecelli edecektir. Sanığın kaçması ve yakalanma süreci zaten adaleti uzun süre geciktirmişti. Geç gelen bir adalet söz konusudur. Bize göre tam olarak tecellisi söz konusu değildir. Çünkü yargı kararları insanların vicdanını tatmin etmelidir. Aracınızla 7 kişiyi katlederseniz bunun cezası 12 yıl olmamalıdır. Bu karara; aile, Türkiye ve kamuoyu tepkili. Hukuki olarak İstinaf mahkemesine bugün dilekçemizi verdik. İstinafla Yargıtay’da hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğiz. Gerekirse İnsan Hakları Mahkemesine kadar gideceğiz” diye konuştu.